14 Haziran 2009 Pazar

Birlikten Kuvvet Doğar "Omuz Çantası"

Aslı bendeydi. Ertesi gün ki mailleşmemizde ona da dediğim gibi "çok güzel bir anı daha ekledik hayat denen anılar çukuruna birlikte."


Fakat anılar eğer belgelenmezlerse uçucudurlar. Yaşasın digital makineler ve eli kalem tutan analar. Aslı sayfasında günü çok güzel özetlemiş. Bu, işin sanal ve manevi özeti... İşin bir de maddi, yani elle tutulur özeti var ki o da birlikte (aslında benim sadece assiste ettiğim- aslında tümüyle Aslı'ya ait olan) hayata geçirdiğimiz ürün yanı...



Aslı hayatında hiç dikiş dikmemiş. Ufak tefek düpme dikimi, çorap söküğü işlerini saymazsak tabi.


İşte bu nedenle kendine bu konuda pek güvenmiyordu. Az biraz zorlamayla eline kalıbı, kumaşı, makası aldırdığımda önce ameliyat yapan bir cerrah titizliğinde ama çocuk titrekliğinde işe girişti. Bir yandan da "benim bu işlerden yana yeteneğim yok!" diye söylenip duruyordu. Ona senin başkalarında yetenek diye saydığın şey pratik aslında diyerek cesaret vermeye çalıştım. Boşver dedim güzel olmazsa ne olacak. "Kumaşa yazık," dedi, "salla," dedim pazardan aldım 3 liraya şu koca parçayı (pembe beyaz benekli) ama tabi yıkadım ütüledim de. Ayrıca öbür çizgili pembe ise kuzenimin balkon takımından artan döşemelik kumaş. OLur olur, olmaz olmaz, sıkma canını....


Velhasıl Aslı işe girişti. Ufak tefek hatalar dışında gerçekten hoş bir sonuçla da işin içinden çıktı. Ancak vakit dardı, çantanın son dokunuşlarını yapma işini geceleyin evde yapabilmiş. Meğer o kendi evinde ben de kendi evimde çantalarımızı bitirmeye çalışıyormuşuz. Birbirimize hiç söylemeden düğme işini de aynı şekilde bitirmişiz: bir adet yoyo ile...Yoyo yapımı için size Aslı'nın seçtiği linki veriyorum.


BU arada bu çantanın yapımı ile ilgili linki daha evvel vermiştim. Şuradan.


Pembeli çanta Aslı'nın eseri.

Kırmızı çanta benim eserim.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder